Çalışma şartları, İşçi memur arasında farklar, İşçi ve memur

İşçi ve memurlarda Doğum Yardımı Ödeneği ne kadar?

İş hayatımızda belli bir takım kurallar ve kanunlarla belirlenmiş olan bir sürü yönetmelikler mevcuttur. Bu yönetmeliklere göre çalışma hayatımız şekillenmiştir. Bu uyulması gereken kurallardan bazı hayatımıza işlenirken farklılıklara sebep olmuştur. Bu farklılar zaman zaman eşitlik konusunda makasın tamamen açılmasına iki farklı sonuca ulaşmasına sebep olacaktır. Bu konuda makasın açılmasında en çok sebep olanlar iş kanunu ve devlet memurları kanunudur. Bu iki kanunda bulunan maddelere ve yönetmeliklere göre bu yazımızda İşçi ve memurlarda Öğrenim Bursları Ve Yurtları Yardımı ne kadar? konusunu işleyeceğim. Çok farklı sonuçların nasıl hayatımıza yansıdığını sizlerde göreceksiniz.

işçi ile memur arasındakı farklar

İşçi ve memurlarda Doğum Yardımı Ödeneği ne kadar?

memur

Memurlardaki durum

657 sayılı Devlet memurları kanunu Madde 207Doğum yardımı ödeneği:

Madde 207 – (Mülga: 27/3/2015 - 6637/23 md.) MADDE 16 – 633 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

“Doğum yardımı

EK MADDE 4 – (1) Türk vatandaşlarına, canlı doğan birinci çocuğu için 300 TL, ikinci çocuğu için 400 TL, üçüncü ve sonraki çocukları için 600 TL doğum yardımı yapılır. Bu yardım Türk vatandaşı olan anne veya babaya, her ikisi de Türk vatandaşı ise anneye yapılır. Doğum yardımı, Bakanlıkça belirlenen zorunlu hâllerde babaya ödenebilir. Doğum yardımı ödenmesinde Kimlik Paylaşımı Sisteminde yer alan nüfus kayıtları esas alınır. Bu kapsamda yapılan ödemeler, Bakanlık bütçesine bu amaçla konulan ödenekten karşılanır. Bu fıkrada belirtilen tutarları artırmaya Bakanlık ile Maliye Bakanlığı müştereken yetkilidir.

(2) Kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen işçilerden, kapsamında bulundukları bireysel iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre işçinin kendisi veya eşinin doğum yapması nedeniyle işçiye bir ödeme yapılması kararlaştırılmış olanlara, kararlaştırılan tutarın bu madde uyarınca yapılacak ödeme tutarından daha az olması hâlinde sadece aradaki fark ödenir. Kararlaştırılan tutarın bu maddeye göre yapılacak ödeme tutarından daha fazla olması hâlinde ise bu maddeye göre ödeme yapılmaz.

(3) Kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen personele, doğum yardımı ödeneği veya başka bir ad altında aynı amaçla ilgili mevzuatta öngörülen ödemeler yapılmaz.

(4) 5901 sayılı Kanunun 28 inci maddesi kapsamına girenler bu madde hükümlerinden aynen yararlandırılır.

(5) Doğum yardımı, hiçbir vergi ve kesintiye tabi tutulmaksızın ödenir ve haczedilemez. Doğum yardımından yararlananların gerçek dışı beyanda bulunmaları nedeniyle yersiz ödemeye sebebiyet verilmesi hâlinde, bu ödemelerin, bir ay içinde ödemenin yapıldığı tarihten tahsil edildiği tarihe kadar geçen süreye 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen gecikme zammı oranında hesaplanacak faiz ile birlikte iade edilmesi, haksız yararlanana ödeme yapan kurum tarafından bir yazı ile bildirilir. Bu süre içinde ödeme yapılmaması hâlinde bu alacakların ilgili vergi dairesine bildirilmesi üzerine anılan Kanun hükümlerine göre takip ve tahsil edilir.

(6) Doğum yardımının ödenme esasları ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esaslar, altı ay içinde İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı görüşleri alınarak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca belirlenir.

Memurlarda vardır.

İşçilerdeki durum

işçi

4857 sayılı iş kanunundaki yeri Madde sayılı kanuna maddesine göre

işçilerde Maalesef böyle bir hak bulunmamaktadır

işçilerde işverenin cömertliğine kalmıştır

Bu ayrımın anayasanın eşitlik ilkesine kesinlikle aykırı olduğunu düşünmekteyim.

“Anayasa’nın 10. maddesinde, “Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.” denilmiştir.”
 
Yasalar ve yansımaları konusunda ana başlık olarak hazırladığım yazıların tamamını okumanızı isterim. Yasalarda olan ve küçük detayların hayatımızda yarattığı büyük etkilerine dikkat çekmeye çalışıyorum. Mikro etkilerin makro sonuçlar doğurması bence hiç anlamlı değil. Benzer konulardan biriside fazla mesainin işsizlik oranına doğrudan etki etmesi oldukça enteresan bir konudur. İşsizlik oranına doğrudan etki eden unsur fazla mesainin haddinden fazla yapılmasıdır. 
 
 

İş hayatımızda belli bir takım kurallar ve kanunlarla belirlenmiş olan bir sürü yönetmelikler mevcuttur. Bu yönetmeliklere göre çalışma hayatımız şekillenmiştir. Bu uyulması gereken kurallardan bazı hayatımıza işlenirken farklılıklara sebep olmuştur. Bu farklılar zaman zaman eşitlik konusunda makasın tamamen açılmasına iki farklı sonuca ulaşmasına sebep olacaktır. Bu konuda makasın açılmasında en çok sebep olanlar iş kanunu ve devlet memurları kanunudur. Bu iki kanunda bulunan maddelere ve yönetmeliklere göre bu yazımızda İşçi ve memurlarda Öğrenim Bursları Ve Yurtları Yardımı ne kadar? konusunu işleyeceğim. Çok farklı sonuçların nasıl hayatımıza yansıdığını sizlerde göreceksiniz.

işçi ile memur arasındakı farklar

İşçi, memurlarda Öğrenim Bursları Ve Yurtları Yardımı ne kadar?

memur

Memurlardaki durum

657 sayılı Devlet memurları kanunu Madde 199Öğrenim bursları ve yurtları:

Madde 199 – Mahrumiyet yerlerinde çalışan Devlet memurları görev yerlerinde çocuğunun girmesi gereken orta dereceli okul bulunmadığı takdirde, bu dereceli okullarda okuma hakkını kazanmış bulunan çocuklarını yatılı okullarda okutmak isterlerse, pansiyon ücret indiriminden faydalanırlar.

Bu indirim her yıl bütçe kanunu ile tesbit olunan pansiyon ücretlerinden en azının çocukların her biri için % 50 si oranındadır. İndirim sonucunda meydana çıkan fark Devlet bütçesinden ödenir.

Ancak, memurlar çocuklarını daha yüksek ücretli okul pansiyonlarından veya Milli Eğitim Bakanlığının denetimi altında faaliyette bulunan özel pansiyonlardan faydalandırmak isterlerse aradaki ücret farkı kendileri tarafından ödenir.?

Memurlarda 50% uygulanır

İşçilerdeki durum

işçi

4857 sayılı iş kanunundaki yeri Madde sayılı kanuna maddesine göre

işçilerde Maalesef böyle bir hak bulunmamaktadır

işçilerde işverenin cömertliğine kalmıştır

Bu ayrımın anayasanın eşitlik ilkesine kesinlikle aykırı olduğunu düşünmekteyim.

“Anayasa’nın 10. maddesinde, “Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.” denilmiştir.”
 
Yasalar ve yansımaları konusunda ana başlık olarak hazırladığım yazıların tamamını okumanızı isterim. Yasalarda olan ve küçük detayların hayatımızda yarattığı büyük etkilerine dikkat çekmeye çalışıyorum. Mikro etkilerin makro sonuçlar doğurması bence hiç anlamlı değil. Benzer konulardan biriside fazla mesainin işsizlik oranına doğrudan etki etmesi oldukça enteresan bir konudur. İşsizlik oranına doğrudan etki eden unsur fazla mesainin haddinden fazla yapılmasıdır. 
 
 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir